H.Merkezi:Reza Zarrab’ın İran’a yönelik uluslararası ambargonun delinmesiyle ilgili ABD’de görülen davanın duruşması ikinci gününde devam ediyor.
Önceki gün Aktif Bank ve Halkbank ile ilişkilerin kurulması ve ambargonun delinmesi konusunda AKP’li eski bakanlar Egemen Bağış ve Zafer Çağlayan’ın kendisine yardım ettiğini ve Çağlayan’a rüşvet verdiğini anlatan Zarrab bugün de itiraflarına devam ediyor. Çağlayan’dan habersiz hiçbir adım atmadıklarını anlatan Zarrab, Erdoğan için ise “Sayın Başbakan bu ticaretin başlatılması için onay ve talimat verdi” dedi.
Duruşmanın başında Zarrab, “Neden FBI gözetimine alındın?” sorusuna, “Güvenlik sebebiyle. Gözaltındayken aldığım tehditler yüzünden” yanıtını verdi.
“Zafer Çağlayan İranlılarla birçok toplantıya katıldı”
İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) ve Naftiran şirketi yetkilileriyle ve Bijan Alipour, Recai adlı İranlı şahıslarla yaptığı bir toplantıyı anlattı. Hindistanlı şirket sahiplerinin de katıldığı toplantıda Hindistan’da toplanan paraların Türkiye’ye nasıl aktarılacağını konuştuklarını belirtti.
Zarrab, ayrıca Zafer Çağlayan’ın özel kalem müdürü Onur Kaya ile yaphtığı telefon görüşmesinin tapeleriyle ilgili soruyu yanıtladı. “Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında birçok toplantı yapıldı. Bu toplantılara ben de katıldım” diyerek Onur Kaya ile yine İranlıların katılacağı bir toplantı ayarlayacaklarını söyledi.
Çağlayan ile NIOC, Petrol Bakanlığı ve Sermayeh Bankası yetkililerinin katıldığı toplantılar düzenlediklerini aktardı.
Hindistan’a yapılan ham petrol satışına ilişkin İranlıların baskı yaptığını ve Halkbank’tan uluslararası ödemeleri yapmalarına olanak vermesini istediğini söyledi. Bu aşamada yine Hakan Atilla’nın ismi geçiyor.
Ardından şema ile Hindistan trafiğini anlatan Zarrab, Hindistan’da ham petrol alan şirketin Hlakbank’ta hesap açıp parayı doğrudan buraya yatıracağını, buradaki paranın daha sonar Türkiye’deki başka bir bankaya aktarılacağını ve kendisinin de parayı bu ikinci bankadan alacağını anlattı.
Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın anlaşmayı Kabul ettiğini ancak Halkbank’ta Hint şirket adına açılan hesabın medya tarafından öğrenilmesi durumunda anlaşmanın çöpe gideceği şartını öne sürdüğünü anlattı.
Bijan Alipour’un İran adına uluslararası ödemelerde istediği ayrıcalığın Aslan tarafından reddedildiğini, ancak mevcut şekilde ödemelerin kendisi üzerinden devam edebileceğini söylediğini aktardı.
2012 Ekim’inde Zarrab ile Arab Türk Bankası (A&T Bank) yetkilisi Özgür Eker arasındaki telefon görüşmesiyle ilgili sorusu karşısında Zarrab, paraların Halkank’tan buraya aktarılmasına karar verildiğini anlattı.
“Rüşvet vermek için Çağlayan’dan onay aldım”
Zarrab, ABD ve AB bankacılık sistemlerine takılmamak için parayı TL olarak gönderdiklerini ve Türk bankalarını kullandıklarını belirtti.
Süleyman Aslan’ın kaygılı olduğunu ve kendini güvenceye almak için rüşvet istediğini anlatarak rüşvet verebilmesi için Zafer Çağlayan’dan onay alması gerektiğini ifade etti.
Zarrab, Çağlayan ile ilişkileri yürüten sağ kolu Abdullah Happani’yi aradığını, Hapani’nin Aslan’a rüşvet vermek konusunda Çağlayan’ın endişeli olduğunu aktardığını anlattı.
Çağlayan’dan gizil hiçbir şey yapmadıklarını söyleyen Zarrab, Çağlayan’ın şirketin hesap ekstrelerini kendisinin bizzat incelediğini anlattı.
Zarrab ayrıyca, Ziraat Bankası ve Vakıfbank’ın da bu işlere dahil olmak istediğini söyledi.
“Başbakan onay ve talimat verdi”
Zarrab, savcının “O zamanlar Başbakan kimdi?” sorusuna “Recep Tayyip Erdoğan” yanıtını verdi.
Zarrab ayrıca, “Başbakan Erdoğan ve Babacan İranla işlemlere (altın ticareti) yardım edilmesi için Vakıfbank ve Ziraat Bankası’na şahsen talimat verdiler” dedi.
Bu talimatı kendisine Zafer Çağlayan’ın aktardığını belirtti.
Zarrab’ın şirketine ait iç muhasebe kayıtlarında Süleyman Aslan’ın isminin ilk harflerinin karşısında 2 milyon avro ödendiğinin yer aldığı belirtildi.
Zarrab, Mehmet Hakan Atilla’ya rüşvet verip vermediğine ilişkin soruyu “Hayır buna ihtiyacım yoktu. Zaten ekonomi bakanına ve genel müdüre veriyordum” ifadeleriyle yanıtladı.
“Muammer Güler’in oğluna 100 bin dolar verdim”
İran’da da benzer şekilde iş yapmaya çalıştığını ancak durumu fark eden Çin bankalaranını kendisini İran pazarından attığını söyledi. Zarrab, Muammer Güler’in Çin bankalarına referans mektubu yazması için oğlu Barış Güler’e 100 bin dolar verdiğini söyledi.